Ekotoksikoloji, kimyasallarının ekosisteme olan olumsuz etkilerini araştıran bilim dalıdır. Bu testler toksik kimyasalların, organizmalar üzerindeki etkilerinin incelenmesine ve popülasyon, topluluk, ekosistem ve biyosfer düzeyinde değerlendirilmesini kapsar.
Bu bakımdan ekotoksikoloji, ekoloji, toksikoloji, fizyoloji, analitik kimya, moleküler biyoloji ve matematiğin bir karışımıdır.
Çevremize saçtığımız pestisitler ve diğer kirletici maddeler, şüphesiz ki doğal yaşamı etkilemektedirler. Ekotoksikoloji çalışmaları, kimyasal maddelerin, ürün koruma maddeleri ve biyositlerin, bitki örtüsüne ve hayvan yaşamına olan muhtemel etkilerini incelemektedir. Yapılan araştırmalar göstermektedir ki, pestisit kalıntıları yağışlarla ve rügarlarla taşınabilmektedir. Yani sadece uygulanma bölgesini değil, çok uzak alanları da olumsuz etkilemektedirler.
Güneş ışınları, su, mikrobiyolojik canlılar ve havanın pestisitleri parçaladıkları bilinse de bazı pestisit türleri, bulundukları ortamda uzun süre dayanır ve yıllar sonra bile canlılar için risk oluşturabilirler. Pestisit kalıntıları canlı organizmalarda ve besin ağlarında birikmektedirler. Bu kalıntılar organizmanın parçalayıp tahrip edebileceğinden daha hızlı toplanırsa, organizmada biyobirikim meydana gelir. Bu duruma maruz kalmış bir besin insan vücuduna geçtiği takdirde büyük sağlık problemlerine neden olacaktır.
Ekotoksikoloji test laboratuvarlarında bu yönde verilen hizmetler, bakteri toksisite testlerini, alg büyümesini engelleme testlerini, kabuklu canlı toksisitesi testlerini, balık toksisitesi testlerini, solucan toksisitesi testlerini, bitki gelişimi önleme testlerini ve toprak mikroflora testlerini kapsamaktadır.
Firmaların pestisit kullanıp kullanmamaya karar verirken, potansiyel faydanın çevresel etkiler ile dengelenmesi gerekmektedir. Ekotoksikoloji testleri ile kimyasal maddelerin sucul ve karasal çevre üzerindeki zehirleme etkileri incelenmektedir. Ekotoksikoloji testlerinin amacı, doğal ortamda gerçekleşen istenmeyen olayları anlamaya çalışmak ve kullanılacak veya çevreye ulaşacak yeni kimyasal maddeleri incelemektir. Bu çerçevede örneğin omurgasızlar ve balıklar kirli nehirlerde ve haliçlerde izlenmekte ve bir besin zinciri üzerindeki etkileri araştırılmaktadır. Ayrıca bu testlerde, toksik bir etki gösteren bir kirleticiye maruz kaldıktan sonra organizmaların fizyolojik ve biyokimyasal tepkileri takip edilmektedir. Ekotoksikoloji testleri ile farklı gıda zincirlerinden, doğal ve sentetik kimyasalların metabolizması, birikmesi ve hareketleri belirlenmektedir.
Ekotoksikoloji test laboratuvarlarında dikkate alınan yerli ve yabancı sayısız standart bulunmaktadır. İşte bunlardan birkaçı:
- TS EN 14735 Atıkların nitelendirilmesi – Ekotoksisite deneyleri için atık numunelerinin hazırlanması
- TS EN ISO 22030 Toprak kalitesi – Bioyojik yöntemler – Yüksek bitkilerde kronik toksisite
- TS 6020 EN ISO 7346 Su kalitesi – Maddelerin tatlı su balığı üzerindeki anlık öldürücü zehirliliğinin (toksisitesinin) tayini